karboksiterapi

Karboksiterapi; CO2 gazının selülit tedavisi ve bölgesel zayıflama konusunda tedavi amacı ile deri altına enjekte edilmesi yöntemidir. Son yılların en etkili ve en popüler zayıflama yöntemlerinden bir tanesi olan karboksiterapi CO2′in ciltte su ile reaksiyona girmesi ilkesine dayanır. Kaslarda rahatlama,kılcal damarlar düzeyinde kan dolaşımında artışla başlayan tepkime, yeni kan damarları oluşturmasıyla metabolizmayı hızlandırır. Karboksiterapi uygulandığı dokuda, metabolizmayı hızlandırarak  selülit tedavisinde ve bölgesel zayıflamada etkili olmaktadır.
Hedef alanda portakal kabuğu görüntüsüne yol açan fibrotik ve bağ dokusu bantlarının çözülmesini sağlayarak dokuyu rahatlatmaktadır. Böylece yağ dokusu erirken selülitli dokuda da azalma olmaktadır.
Karbondioksit gazı (CO2) vücudumuzun yabancı olmadığı bir madde olup, vücudumuza hiçbir zararı yoktur.Uygulama sonrası alerjik reaksiyon beklenmemektedir. Herhangi bir yan etkiye rastlanmamıştır. Hastalar uygulama sırasında, hafif kaşıntılı bir yanma hissi duyulabilir. Ama yanma hissi kısa sürmektedir. Uygulama tüm yaş gruplarında kullanılabilmektedir. Karboksiterapi Amerika ve Avrupa’da güvenle kullanılmaktadır.
Ayrıca, karboksiterapi uygulaması  yüz mezoterapisi ile kombine olarak yanak ve gıdık sarkmalarına antiaging amaçlı, yine çatlakların iyileştirilmesinde ve ameliyat izlerinin onarılmasında güvenle kullanılmaktadır.

Karboksiterapi’nin kullanıldığı alanlar;

  • Selülit Tedavisi
  • Vücutta yağların azaltılması
  • Vücut şekillendirme
  • Kilo kaybı
  • Liposuction sonrası toparlanmalarda
  • Yüz ve çene altı kırışıklıkları
  • Cilt çatlağı
  • Skar doku tedavileri